Yasemin Güler
  1. Haberler
  2. Yazarlar
  3. Bursa
  4. Kulağıma ‘Tıss…’ diye bir ses geliyor!

Kulağıma ‘Tıss…’ diye bir ses geliyor!

Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Suyumuz yok!

Öyle baya baya suyumuz yok…

Çeşmeyi açıyorsunuz mesela, ‘Tısssss…’ diye bir ses…

Ardında kocaman bir boşluk…

Suyumuz yok, ama sosyal medyamız var çok şükür…

Su savaşları sosyal medya aracılığı ile sürdürülüyor, eski yeni başkanlar suyun neden olmadığına ilişkin açıklamalarda bulunuyor…

Bu şehrin sorunları ile ilgili yazılar yazan bir isim olarak durup düşündüm ‘Tıssss…’ sesleri eşliğinde yürüyen su savaşlarını dinlemeye çalışırken; ben, bir tek ben dahi, yüzün üzerinde yazı kaleme aldım sularımızın heba olduğuna, sularımızın azaldığına, gelecekte yaşanacak su kıtlığına önlem alınması gerektiğine, göllerimizin kuruduğuna, su israfının nasıl önleneceğine yönelik.

Suyun kıymetini anlatmak, suyun azalmasına neden olacak işlerin önünü kesmek için platformlar kuruldu, her hafta başka bir doğa katliamını konu alan açıklamalarıyla gündemde tutmak için çabaladığımız.

Benim gibi bu şehri düşünen pek çok yazar, çizer, program yapar, basın toplantıları ile olanları gündemde tutmaya çalışır insan var.

Tüm bu emekler bir araya geldiğinde binlerce, yüzbinlerce uyarı çıkıyor ortaya…

Sonunda ‘Tıssss…’ diye bir ses geliyor yücelerden…

Biz konuşurken, tüm şehir için endişelenenler konuşurken, yüceler bize sadece ‘Tısss…’lıyor…

Çünkü sessizlik kolay, çünkü tüm uyarılara kulak tıkamak kolay, çünkü tüm açıklamaları bir kenara itip bildiğini okumak, kendinden yücelere verdiğin sözleri tutmak için şehri heba etmek kolay, çünkü şehri hiçe sayıp koltuğa tutunmak kolay…

Zor olan, şehir için, hatta bazen şehirdekilere rağmen doğruyu yapmak…

Yapan var mı?

Bakıyorum etrafa, kocaman bir ‘Tısss…’ sesi geliyor kulağıma…

Taaa… Ovaakça Termik Santrali için yapılan eylemlerden başlayan, ‘bu şehirde kar yağmazsa su kıtlığı olur’ diyen seslere tıkanan kulaklardan bu yana geliyor suyu, dolayısıyla bu şehri yok sayış…

Cargill için verilen mücadeleyi yücelerin kazanmasıyla çığırından çıkıyor…

Tarımda vahşi sulamanın önüne geçilmeli, su kanallarındaki kayıplar önlenmeli diyen Ziraat Mühendisleri Odasına kulakları tıkamakla devam ediyor…

Ovanın ortasına kurulan, ruhsatlı olan kuyularının iki katı kadar da ruhsatsız gizli kuyuları olan işletmeleri görmezden gelmekle artarak büyüyor…

Şimdi ülkenin dört bir yanındaki su şişelerinde ‘Uludağ’ın eteklerindeki kaynak suyu’ yazarken, biz Uludağ’ın eteğinde çeşmelerimizden gelen ‘Tıssss…’ sesini dinliyoruz.

Bu şehir 30 yıldır suyu için, havası için, toprakları için mücadele eden insanlara kulaklarını tıkayanlar tarafından idare ediliyor…

Bir şehir sesini çıkaranların sessizliğe mahkum edildiği düzende yaşıyor yıllardır…

Bari sonuçtan memnun musunuz?

Yoksa yücelerdeki evlerinizde de musluklardan ‘Tısss…’ diye bir ses mi geliyor?

Kulağıma ‘Tıss…’ diye bir ses geliyor!
Yorum Yap

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir